Uygar Çocukevi ve Çocuk Kulübü
Kurumumuza okul öncesi veya çocuk gelişimi mezunu (4 yıllık) öğretmenler alınacaktır.
İletişim için: 0535 953 88 80
Arma Özel Eğitim Merkezi Yeni Dönem Kayıtlarımız Başlamıştır.
Kurumumuz ile ilgili her türlü güncel haber ve etkinliğe sitemizden ulaşabilirsiniz.
 
Toplam Ziyaretçi Sayısı : 2002
Online Ziyaretçi Sayısı  :  1
   
          CV 'nizi Gönderin :




 

 
 
 KONUÅžMA GÜÇLÜĞÜ VE ÖZEL ÖĞRENME

KONUŞMA GÜÇLÜĞÜ VE ÖZEL ÖĞRENME


GEÇİKMİŞ KONUŞMA


ÇocuÄŸun konuÅŸması kendi yaşından beklenenden çok geri veya konuÅŸma geliÅŸimi yaşıtlarından çok daha yavaÅŸ ise o çocuÄŸun konuÅŸması ‘gecikmiÅŸ konuÅŸma’ olarak adlandırılır.
Çoğunlukla 2-3 yaşlarında konuşamayan çocukların anne babaları konuşmanın geciktiğinin farkına varırlar.

GECÄ°KMÄ°Åž KONUÅžMANINBELÄ°RTÄ°LERÄ°

Gecikmiş konuşma problemi çok değişik şekilde ve değişik derecelerde görülür. Çocuklar normal konuşmaya sahip olmadıkları için çalışmalar daha çok gözlem yoluyla veya çevresindekilerden alınan bilgilere dayanır.

KonuÅŸmaları dikkate alındığında belirtileri; hiç konuÅŸmamaktan, çok zor anlaşılır birkaç kelime söyleyene kadar deÄŸiÅŸiklik gösterir. Kelime daÄŸarcıklarında eksiklik vardır. ‘Ben’,’benim’ gibi zamirleri kullanmayı 3 yaÅŸ civarında bile tam olarak öğrenemezler. Cümle kuramazlar. Jest, mimik ve diÄŸer iÅŸaretli hareketleri daha çok kullanırlar. Ä°steklerini ifade edemezler. BaÅŸkalarının konuÅŸmalarına ilgi göstermez ve dinlemezler. Durmadan ses çıkarırlar.

İleri derecede konuşma engeli olan çocuklar kendi istek ve duygularını direkt hareketlerle belli ederler. Kişiye eşyaya vurmak, itmek gibi fiziki güç ile yapılır. Bu hareketlerinden dolayı kendi yaşıtlarıyla geçinmeleri zordur. Dolayısıyla uyum problemleri de görülür.

Bu çocukların bazıları topluluktan ayrı kalma eğilimindedirler. Kendi başlarına oyun oynamak veya bir şeyle meşgul olmak isterler.

Normal konuşmaya sahip çocuklara kıyasla daha çabuk ağlama, bağırma, oyuncakları kırma, dağıtma ve hırçınlık gibi kökü duygusal olan hareketler görülebilir.

GECÄ°KMÄ°Åž KONUÅžMANIN NEDENLERÄ°

Zihinsel engel: 2yaşına kadar çocuğun çıkardığı seslerle zekanın ilişkisi olmamasına karşın, 2 yaşından sonra dil gelişimi ile IQ arasında sıkı bir ilişki olduğu görüşü ağır basmaktadır.
Dil zekaya bağlı olarak gelişir. Zihinsel engelliliği meydana getiren veya zeka gelişimini engelleyici sebeplerin bir çoğu konuşma gelişimini de engeller.

Zeka seviyesi tanı ve terapide izlenecek yolun saptanması açısından önemlidir.

SaÄŸlık durumu: KonuÅŸma geliÅŸim devresinde uzun süren ve ağır geçen hastalıklar çocuÄŸun konuÅŸma geliÅŸimini engeller. Hastalık birinci yaÅŸta olursa etkisi daha çok olabilir. Hasta olan bebeÄŸin ‘babıldama’ döneminde keyifli ve rahat ses çıkarması beklenemez. Böylece babıldama ile kazanması gereken sesleri çıkaramaz. Ayrıca böyle durumlarda çocuk konuÅŸmaya az teÅŸvik edilir, kendini iyi hissetmez ve her istediÄŸi önceden yapılır bu da çocuÄŸun konuÅŸma ihtiyacı duymasına engel olur.

İşitme kaybı: Konuşma ses algısına dayandığı için çocuğun işitme engeli konuşma gelişimini etkiler. Doğuştan işitme olanlar özel metotlarla öğretilmedikçe konuşmayı kazanamazlar. Ağır işitenler ise işitme engellerinin işitsel ve sinirsel oluşlarına göre artikülasyon bozukluğundan ses bozukluklarına kadar çeşitli konuşma engeli geliştirirler. Çocuğun işitme durumu tespit edilmelidir. Odiometrik muayene ile odiodgramının çıkarılmasında fayda vardır.

Motor-koordinasyon güçlüğü: Bazı çocuklar dil, damak, dudak gibi konuşma organlarını kontrolde güçlük çekerler 5 veya 4 yaşından önce çocuk felci geçirmiş olanların anlaşılır bir konuşma kazanmaları pek enderdir. Damak ve boğaz çevresinde kısmi felç olduğunda yine aynı durum görülebilir. Bu bakımdan nörolojik muayeneyi içine alan tam bir tıbbi muayene gerekmektedir.

Aile ve çevre koşulları: Aile ile ilgili nedenlerin başında çocuğun konuşma için gerektiği kadar güdülenmeyişi gelir. Çocuk konuşmanın bir işe yaradığını hissetmezse konuşmayı öğrenmek için kendini zorlamaz. Öğrenme de güdülenme ödül ve ceza ile olur. Ailenin çocuğa konuşmayı öğrenmek için ne gibi bir yol izlediğini öğrenmek gerekir. Disiplin daha ağır basıp ödül yetersiz, zamana ve duruma uygun olarak kullanılmıyorsa konuşma gelişimi çok yavaş olur. Hatta bazen hiç gelişmez.

3 yaşından önce konuşmalarında gelişme görülemeyen çocuklarla ilgili olarak yapılan vaka incelemeleri bu çocukların bir yaşından önce tuvalet kontrolü ve kendi kendilerine yemek yemeleri için aşırı zorlanmış olduklarını ortaya çıkarmıştır.

Çocuğun konuşmayı öğrendiği devrede evde iyi, açık ve anlaşılır konuşma örneğine sahip olması önemlidir. Evde birden fazla dilin konuşulması da dilin algılanmasını güçleştirir.

Duygusal çatışma: Çocuklar konuşmalarını bir kaza, bir şok veya duygusal çatışma nedenleri ile kaybedebilirler. Korkular, heyecanlar, aile hayatındaki büyük değişiklikler, yeni bir kardeşin doğumu gibi durumlar konuşmayı etkiler.

Problemin giderilmesi, çocuğun konuşmasının ilerletebilmesi için teşhis şarttır. Ne çeşit bir problem olduğu ve ayrıntıları bilinirse terapi sürecinin başlatılıp başlatılmayacağına karar verilir.

İnceleme doktorlar, psikologlar ve konuşma engeli uzmanları tarafından yapılır. İnceleme raporu hazırlanarak yapılacak çalışmalar belirlenerek aileye bilgi verilir.

ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ OLAN BİREYLER

Özel öğrenme güçlüğü: Dili  yazılı ya da sözlü anlamak ve kullanabilmek için gerekli olan bilgi alma süreçlerinin birinde veya birkaçında ortaya çıkan ve dinleme, konuşma, okuma, yazma, heceleme, dikkat yoğunlaştırma ya da matematiksel işlemleri yapmada yetersizlik nedeniyle bireyin eğitim performansının ve sosyal uyumunun olumsuz yönde etkilenmesi durumudur.

Yaygın olarak kullanılan öğrenme güçlüğü tanımına göre: öğrenme güçlüğü gösteren çocuklar dinleme, düşünme, konuşma, okuma, yazma ve sözlü dili kullanmadaki süreçlerden birinde yada birkaçında yetersizliğin ortaya çıktığı çocuklardır.

Nedenler:
Özel eğitimin diğer bütün alanlarında olduğu gibi öğrenme güçlüğünün de nedenleri konusunda kesin veriler yoktur. Ancak bireyin öğrenmesini etkileyen bir takım etmenler belirlenmiştir. Bunlar: beynin hatalı işleyişi, biyo-kimyasal bozukluklar, kalıtım ve çevresel etmenler (duygusal bozukluk, motivasyon eksikliği, yetersiz öğretim etmenlerinden de söz edilebilir).

Özellikleri:
Özgül öğrenme güçlüğü gösteren çocukların özellikleri bakımından birbirinden çok farklıdır. Her öğrenme güçlüğü gösteren çocuğun kendine özgü davranış örüntüleri bulunmaktadır. Yaygın olarak sözü edilen bazı öğrenme güçlüğü gösteren çocuklarda algısal, algısal-devinimsel ve eşgüdüm problemleri, dikkat bozukları ve aşırı hareketlilik, düşünme ve bellek problemleri görülmektedir. Genel olarak sıralayacak olursak ;
Okuma becerisi:

  • DinlediÄŸi, okuduÄŸu bir öyküyü anlatması istendiÄŸinde öykünün

başını sonunu karıştırır,

  • Haftanın günlerini, ayları, mevsimleri doÄŸru saysa bile aradan sorulduÄŸunda (cumadan önce hangi gün gelir, marttan sonra hangi ay gelir, haftanın dördüncü günü hangisidir gibi soruları yanıtlamakta zorluk çeker ya da yanlış yanıtlar,
  • Sayı ve harfleri dizmekte güçlük çeker, (alfabenin harflerinin sırasını karıştırır; kendisinden sıra ile söylenmesi istenen sayıların yerini karıştırır -3865 dersiniz o size 8356 diyebilir),
  • Belirli bir sıra içinde yapılması gereken iÅŸlerin sırasını karıştırabilir
  • Okuma hız ve nitelik açısından yaşıtlarından geridir,
  • Harf-ses uyumu geliÅŸmemiÅŸtir, bazı harflerin seslerini söyleyemez,
  • Harfin ÅŸekli ile sesini birleÅŸtiremez kelimeleri hecelerken yada harflerine ayırırken zorlanır,
  • Sınıf düzeyinde bir parçayı okuduÄŸunda anlamakta zorlanır.

Yazma becerisi:

  • Yaşıtlarına oranla el yazısı okunaksız ve çirkindir, sınıf düzeyine göre yazı yazması yavaÅŸtır.
  • Tahtadaki yazıyı defterine çekerken ya da öğretmenin okuduÄŸunu deftere yazarken zorlanır.
  • Yazarken bazı harf ve sayıları ters yazar ( b-d, m-n, 2-5, d-t, ve-ev, ÄŸ-g, g-y gibi),
  • Yazarken bazı harfleri, heceleri atlar ya da harf/hece ekler, sınav düzeyine göre yazılı imla ve noktalama, büyük-küçük harf, hece bölme hataları,
  • Yazarken kelimeler arasında hiç boÅŸluk bırakmaz ya da bir kelimeyi iki üç parçaya bölerek yazar, (ka lem , yapa bil mektir)

Aritmetik becerileri:

  • Aritmetikte zorlanır,
  • Dört iÅŸlemi yaparken yavaÅŸtır, parmak sayar, yanlış yapar,
  • Problemi çözüme götürecek iÅŸleme karar veremez,
  • Yaşına uygun seviyedeki matematik problemlerini yaparken pratik olarak tepki vermekte zorlanır,
  • Sayı kavramını anlamakta güçlük çeker ( beÅŸ mi bir mi büyüktür, düşünmeden karar vermekte zorlanır),
  • Bazı aritmetik sembollerini öğrenmekte zorlanır, karıştırır.

Çalışma alışkanlığı

  • Ev ödevlerlini almaz, eksik alır,
  • Ev ödevlerini yaparken yavaÅŸ ve verimsizdir,
  • Ders çalışırken sık sık ara verir, çabuk sıkılır, ders çalışmayı sevmez,
  • Ödevlerini yaparken birilerinin yardımına ihtiyaç duyar, kendi başına çalışma alışkanlığı geliÅŸmemiÅŸtir,
  • Öğrenme stratejileri eksiktir, öğrenmeyi düşündükleri ÅŸeyleri nasıl kontrol edeceklerini ve yönlendireceklerini (organize edeceklerini), nasıl daha fazla bilgi elde edeceklerini ve öğrendiklerini nasıl hatırlayacaklarını bilemezler, çalışmak için yardım edecek birini beklerler.

Organize olma becerileri:

  • Odası, çantası, eÅŸyaları ve giysileri dağınıktır,
  • Defter ve kitaplarını kötü kullanır ve yırtar,
  • Yazarken sayfayı düzenli kullanamaz, gereksiz satır atlar, boÅŸluk bırakır, sayfanın belirli kısımlarını kullanmaz,
  • Defter kalem gibi çeÅŸitli araçlarını kaybeder,
  • Zamanını ayarlamakta güçlük çeker, bir iÅŸi yaparken, ne kadar zamana ihtiyacı olduÄŸunu ya da ne kadar zaman harcadığını tahmin edemez,
  • Yaptığı iÅŸi zamanında bitirmekte güçlük çeker.

Oryantasyon (yönelim) becerileri

  • Sağ­-sol karıştırır,
  • Yönünü bulmakta zorlanır, doÄŸu-batı, kuzey-güney kavramlarını karıştırır,
  • Ä°ÅŸaret sözcüklerini (burada, ÅŸurada, orada gibi)  karıştırır,
  • Alt-üst, ön arka kavramlarını karıştırır
  • Zamana iliÅŸkin kavramları (dün-bugün, önce-sonra gibi) karıştırır,
  • Gün, ay, yıl, mevsim kavramlarını  karıştırır  (hangi aydayız sorusuna salı, hangi mevsimdeyiz sorusuna ÅŸubat cevabını verebilir),
  • Saati öğrenmekte zorlanır.

Sözel ifade becerisi

  • Duygu ve düşüncelerini sözel olarak ifade etmekte zorlanır,
  • Serbest konuÅŸurken düzgün cümleler kuramaz, heyecanlanır, takılır, ÅŸaşırır,
  • Sınıfta sözel katılımı azdır,
  • Bazı harflerin seslerini doÄŸru olarak telaffuz edemez (r,ÅŸ,j gibi harfleri söyleyemez ya da yanlış söyler),
  • Soyut kavramları anlamakta güçlük çeker (esprileri anlamakta zorluk çekebilir(esprileri anlamakta zorluk)

Motor beceriler

  • Ä°p atlama, top yakalama gibi hareket ve oyunlarda yaşıtlarına oranla baÅŸarısızdır (kaba motor becerisizlik)
  • Sakardır, düşer yaralanır, istemeden bir ÅŸeyler kırar,
  • Çatal kaşık kullanmakta, ayakkabı kravat baÄŸlamakta zorlanır ya da bu becerileri öğrenirken zorlanmıştır,
  • Ä°nce motor becerilere dayalı iÅŸlerde (düğme ilikleme, makas kullanma, boncuk dizme gibi) zorluk çeker,
  • Kalemi uygun biçimde kavramakta güçlük çeker,
  • Yaşıtlarına oranla çizgileri ve çizimleri kötü ve dalgalıdır,
  • Yazısı genellikle okunaksızdır,
  • Harflere ÅŸekil vermekte ve harfi kapatmakta zorlanırlar.

ZİHİNSEL ÖĞRENME YETERSİZLİĞİ OLAN BİREYLER
Nedenler:
Zihinsel engellilik durumu pek çok etmenin ya da özelliğin bir araya gelmesi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Bunlar genellikle kalıtım, çevre, kişilik özellikleri olarak sıralanmaktadır. Bununla birlikte en yaygın olarak bilinen zihinsel engellilik sebepleri:
Bulaşıcı hastalıklar ve zehirlenmeler, yaralanma ve fiziksel etkiler, metabolizma ve beslenme bozuklukları, kaba beyin hasarları, doğum öncesinde bilinmeyen nedenler, kromozom anormallikleri, gebelik bozuklukları ve çevresel etkiler olarak sıralanabilir.
Özellikleri:

  • SaÄŸlık problemleri vardır. İç ve dış organlarda çeÅŸitli deformasyonlar, diÅŸ çürümeleri, kafa ve vücut arasında oran farkı, görme ve iÅŸitme kusurları olabilir.
  • Bedensel geliÅŸimleri yavaÅŸtır. Psiko-devinimsel alanlarda gerilik gösterirler. El-göz koordinasyonunu güç saÄŸlarlar. Büyük ve kaslarını kullanma becerisini geç kazanırlar. Akademik kavramları geç ve güç öğrenirler.
  • Ä°lgi süreleri kısa ve dikkatleri dağınıktır.
  • ÇeÅŸitli durumları kavramada, genelleme yapmada, öğrendiklerini transfer etmede zorluk çekerler.
  • Somut kavramları daha iyi anlarlar. KonuÅŸma geliÅŸimleri yavaÅŸ olup, geç konuÅŸmaya baÅŸlarlar.
  • Yeni durumlara uymada zorluk çekebilirler.
  • Algıları, kavramları ve tepkileri basittir.
  • Monoton iÅŸleri yapmaktan hoÅŸlanırlar.
  • Duygularını, düşüncelerini açık ve bağımsız olarak ifade edemezler.
  • Gördükleri, duydukları ÅŸeyleri çabuk unuturlar, bellekleri zayıftır. Kendilerinden yaşça küçük olanlarla arkadaÅŸlık kurarlar.
  • Grup içi iliÅŸkilerinde daima baÅŸkalarına bağımlıdırlar.
  • Kuralları kavramakta zorluk çekerler ve kurdukları dostlukları kısa ömürlüdür.
  • Kendilerine güvenleri azdır.
  • Sosyal iliÅŸkilerde bencildirler.
  • Sosyal durumlara uymada zorluk çekerler.
  • Sosyal faaliyetlere karsı ilgileri azdır.

 

 Günlük aktiviteler içerisinde hareketlerin tekrar edilmesi çok önem taşımaktadır. Bu yüzden hem çocuklardan hem de ebeveynlerden aktif katılım beklenir.Tedavinin  başarısında ekip içerisinde en buyuk ve önemli görev aileye düşmektedir.

Fizyoterapiye   tanının konulduğu ve doktorun önerdiği  en erken dönemde başlamak önemlidir. Tedavide bireyin fizyoterapiye devamı haricinde aileyi bilgilendirmek, günlük hayatta nelere dikkat etmesi gerektiğini  öğretmek de çocuğun normal gelişimini desteklemek adına önem taşır.

 
 

Web Tasarım
DNZ WEB DÄ°ZAYN
6275 Sok. No:80/A Åžemikler - KARÅžIYAKA / Ä°ZMÄ°R
E-Posta : info@armaozelegitim.com     -   Tel : 0232 330 55 27
Karşıyaka Özel Arma Özel Eğitim Rehabilitasyon Merkezi
Özel EÄŸitim Merkezleri Rehberi Ãœyesidir